ING Bank
dünyada bir İLK’e imza atıyor… Akademik temelli veri analizi ile sınırları aşan
veri üretiyor
ING Bank'ın İstanbul
İl Milli Eğitim Müdürlüğü himayesinde, ilkokul 3 ve 4. sınıflara yönelik olarak
25 okulda yürüttüğü finansal okur-yazarlık eğitimi Turuncu Damla’nın ilk dönem
sonuçları açıklandı. Turuncu Damla, dünyada bu kadar erken yaş grubundaki
çocuklara verilen ve etki analizi yapılan ilk finansal eğitim olma özelliği
taşıyor. Önümüzdeki günlerde OECD’de de anlatılacak eğitimi alan çocuklarda en
fazla göze çarpan davranış değişikliği ‘tasarruf için sabırlı davranmak’ oldu.
İstanbul İl Milli
Eğitim Müdürlüğü himayesinde, ING Bank, Koç Üniversitesi, REC ve PSI
Danışmanlık’ın farklı uzmanlıklarını birleştirdiği Turuncu Damla Programı
kapsamında verilen eğitimlerin ilk aşaması tamamlandı. Nisan-Mayıs 2013 tarihlerinde
verilen eğitimler sırasında gerçekleştirilen ölçümlemeler sonucunda elde edilen
veriler 9 Ekim 2013 Çarşamba Günü Beyoğlu Belediyesi Cihangir Sanat Merkezi’nde
düzenlenen toplantı ile basına açıklandı.
İlk
aşamada, İstanbul’da 25 devlet okulunun 3. sınıflarında öğrenim görmekte olan yaklaşık
2500 öğrenciye 8 hafta boyunca eğitim verildi. Programın ilk bacağında, 70 sınıf
öğretmenine birebir eğitimler verildi. Sonrasında, öğretmenler öğrencilere
hikâyeler, diyaloglar, soru–cevap, tartışma yöntem ve teknikleri ile tasarrufu
anlattılar. Programdaki eğitim metodolojisi, çocuklara yaratıcı, yansıtıcı ve
eleştirel düşünme, yorum yapma, çıkarımda bulunma, basit hesaplama ve bütçeleme
gibi beceriler kazandırmayı amaçlarken liderlik, inisiyatif alma, empati kurma
alanlarındaki gelişime yönelik teknikleri de içinde barındırıyor. Eğitim
süresince gerçekleştirilen öz-denetim, farkındalık, zaman tercihi, ödüllü
ekonomik karar deneyleri, risk oyunları gibi ölçümleme yöntemleri ile Koç
Üniversitesi tarafından etki analizi yapıldı.
ING Bank Genel Müdürü Pınar
Abay: “Sektörde farklı olma iddiamızı sosyal sorumluluk projemizde de
sürdürüyoruz. Turuncu Damla modeli itibarı ile örnek bir proje”
ING
Bank Genel Müdürü Pınar Abay: “Yaklaşık 3 yıl önce Türkiye’nin
lider tasarruf bankası olmak üzere kendimize hedef koyduk. Bu kapsamda,
sektörde rekabete yön veren ürünlerimizin yanısıra, uluslararası anlamda
ödüller kazandığımız ve Türkiye’deki tasarruf konusunda büyük bir veri açığını
tamamlayan Türkiye’nin Tasarruf Eğilimleri Araştırması ile önemli yol kat
ettik. Son olarak da, 2013 Nisan ayında okullarda vermeye başladığımız, Prof.
Dr. Şule Alan önderliğinde bir ekip tarafından içeriği hazırlanan Turuncu Damla
Eğitim Programımız ile hedefimiz doğrultusunda önemli bir adım daha attık.
Finansal okuryazarlığın teknik boyutundan ziyade davranışsal boyutuna
odaklanarak Turuncu Damla Eğitim Programı’nı geliştirdik.
Uzman
iş ortaklarımızın yönlendirmesi, müfredatın taranması gibi çalışmalar
sonrasında davranış değişikliğinin temellerini atmak üzere 8-10 yaş grubuna gitmemiz
gerektiğine karar verdik. Dünyada bu yaş grubuna bu tip bir eğitim vererek
ölçümleyen bir program olmaması bizi daha da şevklendirdi. Programın diğer bir
farklılığı da; 3. sınıflara 8 hafta, 4. sınıflara ise toplam 16 hafta olmak
üzere bu kadar uzun bir eğitim programı oluşturulması ve akademik temelli etki analizi
yapılmasıdır” dedi.
“Sınırları aşan veri
üretiyoruz”
Pınar
Abay, elde edilen bulguların Koç Üniversitesi akademisyenleri Prof. Dr. Şule
Alan ve Doç. Dr. Seda Ertaç tarafından ulusal ve uluslararası platformlarda sunulacağının
ve çok önemli bir akademik çalışmanın temellerini oluşturmasından duydukları
gururun altını çizdi. Turuncu Damla verileri, 30-31 Ekim tarihlerinde Paris’te
gerçekleştirilecek ve uluslararası birçok otoritenin katılacağı OECD
Konferansında temsil edilecek.
“12
Avrupa ülkesi içerisinde finansal okur-yazarlıkta son sıradayız”
Pınar
Abay: “ING Grubu’nun 2013 yılında 12 bin kişinin katılımıyla 12 Avrupa
ülkesinde gerçekleştirdiği “ING Uluslararası Finansal Okuryazarlık
Araştırması”nda, Türkiye yüzde 8 ile finansal okuryazarlık eğitimi alan
ülkeler arasında son sırada yer alıyor. Buna karşın Türkiye’den ankete
katılanların yüzde 71’i, finansal okuryazarlık eğitimini okulda almak istiyor. Bu
sonuçları, doğru yolda olduğumuzu destekler nitelikte veriler olarak kabul
ediyoruz” dedi.
“Uzun dönemli tesir için
etkinliği kanıtlanmış içeriklerin müfredata girmesi desteklenmeli”
İngiltere,
Japonya gibi ülkelerde finansal okuryazarlığın müfredata eklendiğine dikkat
çeken Pınar Abay, sürdürülebilir sonuçlar almak için finansal eğitimin
ulusal bir strateji olması gerektiğini belirtti. Finansal
okuryazarlık düzeyinin artmasının bireyler ve ekonomiler açısından katkısına
değinen Abay: “Bazı ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de eğitim müfredatına
Finansal Okuryazarlık dersinin girmesi gerektiğine inanıyoruz. Finansal
okuryazarlığı artan tüketiciler, finansal ürünlerini daha bilinçli kullanacak,
doğru borçlanacak, birikimini doğru değerlendirecek ve geleceğini daha iyi
planlayacaktır. Ayrıca, daha fazla tasarruf yapma eğiliminde oldukları için
ekonomideki yatırım düzeyine de olumlu katkı sağlayacaktır” dedi.
“Eğitimler
sonucunda çocuklar, tüketim kararlarında daha sabırlı ve gelecek odaklı oluyor”
Abay:
“Bilinçli ekonomik kararlar veren bir neslin yetişmesi için yürüttüğümüz bu
programda gördük ki, sabır ve başarı arasında pozitif bir ilişki var. Bu yaşlarda isteklerini erteleyebilen
çocuklar, ileride toplumdaki her rollerinde diğerlerine göre daha başarılı
oluyor. 3. sınıflarda verdiğimiz eğitimin temelinde sabır yatıyor. Yaptığımız
ölçümlemelerde gördük ki, eğitim alan çocuklar daha sabırlı davranarak bir
hafta sonra gelebilecek daha büyük bir getiri için bugünkü tüketimden vazgeçme
eğilimi gösteriyorlar”
dedi.
İstanbul İl Milli Eğitim
Müdürü Dr. Muammer Yıldız: “Tasarruf bilinci yüksek bireyler yetiştireceğiz”
İstanbul
İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız, “Turuncu Damla Eğitim
Programı’nın en önemli yanı, bugünün çocukları yarının büyükleri olacak
çocuklarımıza tasarruf bilincini küçük yaşlarda öğreterek ihtiyaç ve
isteklerini ayırt etmelerini sağlamaktır. Bugünden tasarruf yapmayı öğrenecek
olan çocuklarımız aile bütçesine katkı sunacak ve yetişkin birer birey
olduklarında da çocuklukta kazandıkları davranışları günlük yaşamlarında
kullanacaklardır. Bizim de hedefimiz bu tip eğitimlerin müfredata girmesi yönünde
gerekli altyapıyı hazırlamaktır. Böylece ülkemizde kaynakları verimli kullanan,
tasarruf bilinci gelişmiş bireyler yetiştirmiş olacağız” dedi.
Koç Üniversitesi Ekonomi
Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Şule Alan: “Eğitim alan öğrencilerimiz tüketim
kararlarını daha sabırlı ve geleceğe odaklı şekilde veriyor”
2012-2013 eğitim-öğretim
yılının bahar döneminde gerçekleşen eğitime katılan öğrencilerin yüzde 48’inin
kız, yüzde 52’sinin erkek öğrencilerden oluştuğuna dikkat çeken Prof. Dr.
Şule Alan, eğitim sonunda çocuklarda bugünkü tüketimden, bir hafta
sonra gelecek daha yüksek bir getiri için vazgeçebilme kapasitesinin arttığını
belirtti.
Koç Üniversitesi öğretim üyesi
Doç. Dr. Seda Ertaç ise: “Eğitimler kapsamında erkek
çocuklarda sabırlı davranma yönünde daha fazla artış olduğu gözlendi. Eğitimden
önce erkek öğrencilerin daha bugüne odaklı idi, eğitim sonrasında ise erkek
öğrencilerde sabır artışı meydana geldi. Bunun nedeni ise kız çocukların
başlangıçta da daha sabırlı bir tutum sergiliyor olmaları. Verdiğimiz eğitim
sonrasında çocuklarımız daha fazla ‘yarın’ düşüncesiyle karar vermeye
başladılar. Böylesine bir eğitimin müfredata girmesi Türkiye’nin tasarruf açığı
probleminin uzun dönemli ama kalıcı çözümü için atılacak en doğru politika
adımlardan biridir” dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder